Oppenheimer’ın son günlerde tüm dünyayı kasıp kavuran, teorik fizikçi Robert Oppenheimer’ın hayatını ve Atom Bombasının yapım sürecini anlatan filmi, Nükleer Silahlar tartışmalarını da beraberinde getirdi. 6 ve 9 Ağustos 1945’te Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atılan iki nükleer bomba sonucunda 200.000’den fazla insan hayatını kaybetti.
Nükleer silah saldırısı olarak askeri tarihte bir ilk olan bu saldırılar bugün de tartışılmaya devam ediyor.
O halde İkinci Dünya Savaşı’nın son döneminde Pasifik Cephesi’nde yaşananları birlikte inceleyelim…
İkinci Dünya Savaşı’nın Pasifik Cephesi’nde ABD ve Japonya yaklaşık 4 yıl birbirleriyle savaştı. Cephelerde çıkan yüzlerce çatışmada her iki ülkenin müttefikleri de dahil olmak üzere onbinlerce asker ve sivil hayatını kaybetti.
ABD, Nükleer Silah tedbirini Nazilere karşı bir koz olarak gördü. Bu doğrultuda Manhattan Projesi adlı bir çalışma başlatıldı. 1939 yılında başlayan bu proje zamanla büyüyerek devasa bir çalışma alanına dönüştü.
Bombaların yapımı tamamlandı ancak kullanılıp kullanılmayacağı soru işareti oldu. Nazi tehdidi ortadan kalktı, Almanya yenildi ve Japonya yalnız kaldı.
6 Ağustos 1945 Pazartesi günü ilk bomba patlatıldı. Japonya’nın Hiroşima kentini hedef alan bu bomba 140.000 kişiyi öldürdü.
9 Ağustos 1945 sabah 10:58’de ikinci bomba Nagasaki şehrine gönderildi. Burada da 80.000 kişi hayatını kaybetti.
Japonya’nın herhangi bir kural olmaksızın teslim olmaktan başka seçeneği yoktu. Ülke nükleer saldırılarla harap oldu ve Japonlar yalnız kaldı.
Missouri gemisinde düzenlenen 23 dakikalık teslim töreni dünya çapında radyodan yayınlandı. Japon savaş esirlerinin Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere tarafından ülkelerine geri gönderilmesi uzun zaman aldı ve 1947’de tüm mahkumların sınır dışı edilmesi tamamlandı.